KPMG Türkiye’nin “Hindistan Fırsat Analizi” raporu açıklandı. Rapora göre, Hindistan’da yatırım projelerinde aktif rol üstlenilmesi, ulaştırma sektöründeki gelişmelerin yakından takip edilmesi önerildi.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk yatırımcılara Hindistan’da imalat sanayisi ve yatırım projelerinde aktif rol üstlenilmesi, ulaştırma sektöründeki gelişmelerin yakından takip edilerek alternatif güzergahların oluşturulması, eğitim sektörünün altyapısına katkı verilmesi, bilim ve teknoloji alanında ortak araştırmaların yürütülmesini öneriyor.

DEİK ve KPMG Türkiye iş birliğinde hazırlanan “Hindistan Fırsat Analizi” raporunda, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi Hindistan’ın, yarattığı pozitif ivmeyle küresel ekonomiye büyük katkı sağladığı belirtildi.

Hindistan’da Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) 2020 yılına kadar 3,4 trilyon dolar ve 2025 mali yılına kadar 7 trilyon dolara ulaşması beklendiği aktarılan raporda, gelecek 5 yıl içinde 100 milyarlarca dolarlık yeni yatırım girişi öngörülen Hindistan’ın doğrudan yabancı yatırımın en gözde ülkesi haline geldiği ifade edildi.

Raporda, temel olarak Hindistan ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerde gelişimin hızlandırılması adına Hindistan’da imalat sanayisi ve yatırım projelerinde aktif rol üstlenilmesi, ulaştırma sektöründeki gelişmelerin yakından takip edilerek alternatif güzergahların oluşturulması, eğitim sektörünün altyapısına katkı verilmesi, bilim ve teknoloji alanında ortak araştırmaların yürütülmesi önerildi.

Raporda, Hindistan’ın akıllı şehirler projesi, 2022 yılına kadar 110 milyon ek konut ihtiyacı, 2019’a kadar 400 bin internet erişim noktası hedefi, Temiz Hindistan Misyonu projesi, 2020’ye kadar 175 GW yenilenebilir enerji hedefi ve dünyanın en büyük üçüncü inşaat pazarı olması beklentisinin de potansiyel yatırımcılar için bu ülkeye dair incelenmesi gereken projeler olarak vurgulandı.

Yatırım ve iş birliği fırsatları

Raporunda, “Make in India” programıyla Hindistan’ı dünyanın en büyük üretim merkezlerinden biri haline dönüştürmeyi amaçlayan Hint Hükümetinin imalat sektörü aracılığıyla 100 milyonluk bir istihdam yaratmayı da hedeflediği kaydedildi.

Programla uyumlu olarak, Hindistan’da imalat sektöründe makine, otomotiv yan sanayi, tekstil ve hazır giyim, gıda, seramik, elektrikli ve elektriksiz cihaz, inşaat, mücevherat ve mobilya sektörlerinde yapılacak yatırımların yüksek potansiyel taşıdığı belirtilen raporda, imalat sanayisi ve yatırım projelerinde aktif rol üstlenilmesi tavsiye edildi.

Ulaştırma alanındaki fırsatların da yakından takip edilmesi gerektiğine dikkati çeken raporda, Hindistan’ın Avrupa ülkeleri ve Rusya ile olan ticari sevkiyatının halihazırda yürütüldüğü Süveyş Kanalı ve Akdeniz üzerinden Avrupa ve Rusya’ya açılan Mumbai-Hamburg-Rusya Ulaştırma Koridoruna alternatif aradığı ifade edildi.

Raporda, Hindistan’ın bu amaçla İran ve Rusya ile 2000 yılında imzaladığı Uluslararası Kuzey Güney Ulaştırma Koridoru Anlaşmasına dair çalışmaların Türk yatırımcılar tarafından yakın takibe alınması ve Hindistan’ın alternatif rota olarak İstanbul-Tahran-İslamabad güzergahını kapsayan ECO Yük Treni Projesi’nin Türkiye üzerinden gerçekleştirmesinin de önemli bir fırsat niteliği taşıdığı vurgulandı.

Eğitim alanında Hint öğrencilerin Türkiye’de üniversite eğitimi almaları için gerekli altyapının hazırlanması, bilim ve teknoloji alanında karşılıklı işbirliğinin artırılarak ortak araştırma faaliyetlerinin yürütülmesi de raporda karşılıklı yatırım ve ticareti artırıcı unsurlar olarak kaydedildi.

“Hindistan cazip fırsatlar barındırıyor”

DEİK Türkiye-Asya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Murat Kolbaşı, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Hindistan’da büyümenin bir sonraki fazının gelişmekte olan şehirlerde ve kırsal alanlarda hızlı bir şekilde yaşanacağını belirterek, 2030 yılında nüfusu 1 milyonu aşacak 68 şehir olacağının tahmin edildiğini aktardı.

Devasa bir coğrafya içinde yeni ve hızla gelişmekte olan bu bölgelerin kitlelere ulaşılması ve piyasa penetrasyonunun artırılması yolunda cazip fırsatlar barındırdığına dikkati çeken Kolbaşı, “Artan gelir ve Batılı yaşam tarzına aşinalığın artışı, belirli mal ve hizmet sektörleri için bir dönüm noktası olacağına ve daha önce değerlendirilmeyen ürün gruplarının birer ihtiyaç maddesine dönüşeceğine işaret etmektedir. Bu gelişmelerin önümüzdeki yirmi yıl içinde tüketici harcamaları ve tüketim kalıplarında kayda değer bir kaymaya neden olması beklenmektedir.” görüşlerini kaydetti.

Kolbaşı, bazı analizlere göre, bugün Hindistan’ın en büyük harcama kategorileri olan gıda, konut, dayanıklı tüketim malları ile ulaşım ve iletişim ürünlerinin 2020’de de ilk sıralardaki yerini koruyacağını ifade etti.

Kişisel bakım, borç geri ödemeleri, tatil ve sosyal etkinlik (düğünler ve partiler) harcamalarının 2020 yılına kadar en hızlı büyüyen diğer harcama kalemleri olacağını anlatan Kolbaşı, eğitim ve eğlence harcamaları ikinci en hızlı büyüyen grup olurken, sağlık ve modaya harcanan paranın da 2020’de neredeyse 4 kat artmasının beklendiğini bildirdi.

KPMG Danışmanlık Bölüm Başkanı Hande Şenova ise hazırladıkları raporun yatırımcıların Hindistan’a yönelik yatırım strateji oluşturmasına katkı sağlayacağını ifade etti.

Hindistan’ın 2015-2016 mali yılında bir önceki döneme göre yaklaşık yüzde 29 artışla 40 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım aldığı bilgisini veren Şenova, gelecek 5 yılda ise bu yatırımların 100 milyarlarca doları bulacağını bildirdi.

Şenova, “Hindistan’da 2020’ye kadar özel sermaye ve kamu ortaklığında gerçekleşecek projelerin toplam değeri 1 trilyon ABD Dolarını bulacak. Günlük yolcu kapasitesini 21 milyondan 30 milyona çıkarmak için çalışmalar devam ediyor”. ifadelerini kullandı.

AA